21 Ekim 2025 Salı
“İnovasyonu Atatürk’ten alıyor, Cumhuriyetle geleceğe taşıyoruz.”

Cumhuriyetin Işığında, Yapay Zekâ, Bilim ve Eğitim

Cumhuriyetimizin ilanının üzerinden tam 102 yıl geçti. Bu yüzyıl, bilimin, irfanın ve eğitimin ışığında  yükselen bir milletin hikâyesidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir” sözü (Atatürk, 1924a, s. 134), yüzyıl önce olduğu gibi, bugün de eğitim dünyasının en sağlam dayanağıdır. Cumhuriyet, bizlere düşünmenin, araştırmanın ve üretmenin yolunu göstermiştir.
 Bugün biz öğretmenler, Atatürk’ün bu vizyonunu dijital çağın olanaklarıyla birleştirerek yeni nesillere aktarmaktayız.Artık eğitim bir defterle, bir sınıfla sınırlı değildir. Günümüz öğrencileri, teknolojinin sunduğu geniş öğrenme alanlarında bilgiye ulaşmakta, üretmekte ve paylaşmaktadır. Akıllı tahtalar, öğrenme yönetim sistemleri (ör. BİLLEARN), 3D yazıcı laboratuvarları, robotik kodlama atölyeleri, sanal (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) uygulamaları, dijital tasarım platformları (ör. Canva, Tinkercad) artık eğitimin ayrılmaz parçaları hâline gelmiştir.
 Yapay zekâ destekli asistanlar öğrencilere kişiselleştirilmiş geri bildirimler sunarken, veri analizi araçları öğretmenlere öğrencilerin öğrenme hızları ve ilgi alanlarına göre içerik oluşturma imkânı tanımaktadır. Derslerde ChatGPT, Canva AI, Duolingo Max, Khanmigo ve Copilot for Education gibi araçların kullanılması, öğrencilerin hem dil hem de problem çözme becerilerini geliştirmektedir.
 Bu sayede eğitim yalnızca bilgi aktarımı değil, deneyim ve üretim temelli bir yolculuk hâline gelmiştir.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında kara tahtanın başında yaşanan eğitim devrimi, bugün akıllı tahtaların ışığında sürüyor. Bir zamanlar harf devrimiyle başlayan okuryazarlık mücadelesi, bugün dijital okuryazarlık, algoritmik düşünme ve yapay zekâ okuryazarlığı ile devam ediyor (Çelebi, Yılmaz, Demir & Karakuş, 2023).Artık bir öğrenci, artırılmış gerçeklikle insan vücudundaki damar sistemini keşfedebiliyor; sanal gerçeklik gözlükleriyle uzaya “çıkabiliyor”; bir kod bloğuyla kendi oyununu, robotunu veya hikâye karakterini programlayabiliyor. Eğitim, Atatürk’ün hayal ettiği gibi artık sadece “bilgi ezberleme” değil, keşfetme, sorgulama ve üretme sürecidir.Yapay zekâ, bu süreçte insan aklının en güçlü destekçisidir.
 Holmes, Bialik ve Fadel’e (2022) göre yapay zekâ, öğrenen makinelerin insanın bilişsel süreçlerini veriyle modelleme yeteneğidir. Luckin ve arkadaşlarına (2016) göre yapay zekâ, öğretmenlerin rehberliğini destekleyen, öğrenmeyi kişiselleştiren bir eğitim aracıdır. UNESCO (2023) ise yapay zekâyı, veri, algoritma ve etik arasında denge kurarak insanlığın ortak yararına hizmet etmesi gereken bir sistem olarak tanımlar.Bu tanımları sentezlediğimizde yapay zekâ; bilgi üreten, öğrenen ve karar verebilen sistemlerin, insan zekâsını destekleyici biçimde eğitime entegre edilmesi olarak açıklanabilir.

Yapay zekâ, ilimle var olur; irfanla anlam kazanır; eğitimle insana hizmet eder. Atatürk için ilim, aklın ışığı; irfan, vicdanın rehberidir.Bu nedenle, yapay zekâ teknolojileri ne kadar gelişirse gelişsin, onları yönlendiren asıl güç insanın değerleri olmalıdır. Gerçek ilerleme, teknolojinin insanı yüceltmesiyle mümkündür. Atatürk’ün “Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum hâlinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete sürükler” sözü (Atatürk, 1923, s. 56), dijital çağda da yolumuzu aydınlatmaktadır.

Bugün öğretmen, sadece bilgi aktaran kişi değil; teknolojiyi bilinçle kullanan, öğrencisinin potansiyelini keşfeden, rehberlik eden bir liderdir.
 Öğrenciler, BİL Learn gibi platformlar üzerinden ödevlerini dijital ortamda tamamlamakta; öğretmenlerinden anında geri bildirim almakta; sanal sınıflarda arkadaşlarıyla projeler yürütmektedir.
 Kodlama derslerinde öğrenciler robotik sistemlerle üretim yaparken; sanat derslerinde yapay zekâ destekli tasarım araçlarıyla resimlerini renklendirmekte; müzik derslerinde ses analizi yazılımlarıyla beste yapmayı öğrenmektedir.
 Böylece her öğrenci kendi hızında, kendi ilgisine göre öğrenmektedir.Ancak tüm bu yeniliklerin merkezinde hâlâ öğretmen vardır. Atatürk’ün “Öğretmenler! Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır” (Atatürk, 1924b, s. 336) sözü, çağlar üstü bir gerçeği dile getirir.
 Çünkü hiçbir sistem, bir öğretmenin sezgisini, sabrını, sevgisini ve rehberliğini taklit edemez.

●        Yapay zekâ hesap yapar, öğretmen ilham verir.

●         Yapay zekâ analiz eder, öğretmen yön verir.

Biz Bil Koleji olarak, inovasyonu ve yeniliği Atatürk’ün bilime, akla ve eğitime dayalı vizyonundan alıyoruz.
 Cumhuriyet’in kazandırdığı özgüvenle, öğrencilerimizi yalnızca teknoloji kullanıcıları değil, teknoloji üreten bireyler olarak yetiştiriyoruz.
 Atatürk’ün “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” nesiller ideali, bugün bizim laboratuvarlarımızda, derslerimizde ve projelerimizde yaşamaktadır.
 İnovasyon, bizim için yalnızca yeni bir teknoloji geliştirmek değil; Cumhuriyet’in değerlerini çağın diliyle sürdürmek anlamına gelir.
 Cumhuriyet gibi biz de yenilenmeyi, gelişmeyi ve ileriye bakmayı sürdüreceğiz.

Cumhuriyetin 102. yılı, Türkiye’nin eğitimde ulaştığı dijital dönüşümün simgesidir.
 Bugün, bir zamanlar kara tahta başında başlayan öğrenme serüveni; artık 3D yazıcıların, sanal laboratuvarların, yapay zekâ asistanlarının arasında devam ediyor.
 Atatürk’ün “Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça...” (Atatürk, 1923, s. 56) sözü, bugün daha da anlam kazanmıştır.
 Çünkü o irfan ordusu, artık bilgisayarların, sensörlerin ve algoritmaların dünyasında da var olmaktadır.
 Biz öğretmenler, o ordunun dijital çağdaki neferleri olarak, Cumhuriyet’in ışığında, bilimin rehberliğinde, yapay zekânın desteğiyle geleceği kodlamaya devam ediyoruz.

Cumhuriyet öğretmenle yaşar, bilimle yükselir, irfanla derinleşir, yapay zekâ ile güçlenir
 

Betül Okay 
Adana BİL Koleji Bilişim Teknolojileri Öğretmeni



Kaynakça (APA 7.0)

●        Atatürk, M. K. (1923). Kütahya Lisesi Konuşması, 24 Mart 1923.
 In Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II (s. 56). Ankara: Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları.

●        Atatürk, M. K. (1924a). Samsun Konuşması, 22 Eylül 1924.
 In Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II (s. 134). Ankara: Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları.

●        Atatürk, M. K. (1924b). Muallimler Birliği Kongresi Konuşması, 25 Ağustos 1924.
 In Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II (s. 336). Ankara: Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları.

●        Çelebi, H., Yılmaz, A., Demir, T., & Karakuş, M. (2023). Öğretmen adaylarının yapay zekâ okuryazarlığı düzeylerinin incelenmesi. Eğitim Teknolojileri Dergisi, 9(2), 58–73.

●        Holmes, W., Bialik, M., & Fadel, C. (2022). Artificial Intelligence in Education: Promises and Implications for Teaching and Learning. Boston: Center for Curriculum Redesign.

●        Luckin, R., Holmes, W., Griffiths, M., & Forcier, L. B. (2016). Intelligence Unleashed: An Argument for AI in Education. London: Pearson Education.

●        UNESCO. (2023). AI and education: Guidance for policymakers. Paris: UNESCO Publish